top of page

Dede Korkut Destanı

12., 13., 14. yüzyıllarda Oğuz Türklerinin Doğu Anadolu’ya gelip yerleştikleri zamanlardan kalma, Türkler arasında sözlü olarak yaşamış, işlenmiş ve yayılmış, 12 bağımsız hikâyeden meydana gelen destan mahiyetindeki eserdir. Dünyanın ünlü destanları arasında kabul edilir. Bu hikâyelerde Oğuz Türklerinin Gürcüler, Abazalar, Rumlar ve Ermenilerle yaptıkları savaşlar ile yeni edinilen vatan toprakları üzerindeki çatışmalar anlatılır. Hikâyelerin oluşumu ile yazıya geçirildiği tarih arasında uzun bir zaman varır. Oğuz Boylarının, Akkoyunlu ve Karakoyunlu Türkmenlerinin Doğu Anadolu’ya gelip, oraları yurt edinmeleri 12.-14. yüzyıllar arasındadır. Oysa hikâyelerin dili ve anlatılan tarihî olaylardan anlaşıldığına göre bu destanlar 15. yüzyıl sonu ile 16. yüzyıl başlarında bilinmeyen bir kişi tarafından yazıya geçirilmişlerdir.


Dede Korkut Hikâyelerinin elimizde Dresden ve Vatikan olmak üzere iki nüshası bulunmaktadır. Dresden yazmasında 12, Vatikan nüshasında ise 6 hikâye vardır. Her iki kitapta da aynı olan giriş bölümünde Dede Korkut’un tanıtılması ve Oğuz Türklerinin töresini yansıtan atasözleri ve çeşitli bilgiler yer alır. Giriş bölümünde ayrıca Allah’tan bahseden, Peygamber’i ve din ulularını yücelten bölümler yer alır. Bu kısımda Dede Korkut “Oğuz’un ol kişi tamam bilicisi idi. Ne derse olur idi.” şeklinde kimliği ve kişiliği anlatılır.


Hikâyelerin dışındaki Dede Korkut hakkında kesin bilgimiz yoktur. Ancak Batı Göktürkler zamanında yaşamış, manevî nüfuzu yüksek bir şahsiyet olabileceği bir ihtimal olarak düşünülebilir. Dede Korkut’un 295 yıl yaşadığı, Hazreti Muhammed’e elçi olarak gönderildiği, Oğuzlar arasında İslâmiyet’i yaydığı da söylentiler arasındadır. Siriderya kıyısında, Derbend yakınlarında, Cebel-i Erbain’de ve Ahlat’ta Dede Korkut’a ait olduğu iddia edilen mezarlar vardır. Dede Korkut Kitabı’nın içinde yer alan hikâyeler şunlardır:


Dirse Han Oğlu Boğaç Han destanı,

Salur Kazan’ın Evinin Yağmalandığı Destanı,

Kam Püre’nin Oğlu Bamsı Beyrek Destanı,

Kazan Bey Oğlu Uruz Bey’in Esir Olduğu Destanı,

Duha Koca Oğlu Deli Dumrul Destanı,

Kanglı Koca Oğlu Kan Turalı Destanı,

Kazılık Koca Oğlu Yigenek Destanı,

Basat’ın Tepegöz’ü Öldürdüğü Destanı,

Begil Oğlu Emre’nin Destanı,

Uşun Koca Oğlu Segrek Destanı,

SalurKazan Esir Olup Oğlu Uruz’un Çıkardığı Destanı,

İç Oğuz’a Dış Oğuz’un Asi Olup Beyreğin öldüğü Destanı.


Bütün bu destanların haricinde kitabın baş tarafında “Besmele” ile başlayan bir “Mukaddime” vardır.

Commentaires


bottom of page